Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Veriler ve Beklentiler Işığında Türkiye Ekonomisi

Türkiye Ekonomisine ait son dönemde açıklanan verilere baktığımızda 2018 – 4. Çeyrek ve 2019 – 1.Çeyrek dönemlerinde negatif büyüme oranı gelme olasılığının bulunduğunu, bu negatif büyüme oranlarıyla ekonominin teknik olarak resesyona girebileceğini söyleyebiliriz. Sonraki süreçte ekonominin büyüme oranı patikasının Türkiye Ekonomisinin mevcut potansiyel büyüme oranının altında olabileceğini, bu durumla birlikte enflasyonun yüksek seyretmesi durumunda da bir stagflasyon beklentisinin mümkün olduğunu belirtmeliyiz. Mevcut durum ışığında son dönemde açıklanan ekonomi verilerini değerlendirmenin önemli olduğu kanaatindeyim. İlk olarak Sanayi Üretim Endeksi, Aralık 2018 verilerine baktığımızda sanayi üretimi bir önceki yılın aynı ayına göre %9,8 oranında azaldı . Sanayinin alt sektörleri (2015=100 referans yıllı) incelendiğinde, 2018 yılı Aralık ayında madencilik ve taş ocakçılığı sektörü endeksi bir önceki yılın aynı ayına göre %2,1, imalat sanayi sektörü endeksi %10,8 ve elekt...

Varlığa Dayalı Menkul Kıymetler (VDMK) Üzerine

Varlığa Dayalı Menkul Kıymetler (VDMK), yeni bir finansman tekniği olarak kurumların bilançolarında yer alan senet veya teminata konu alacaklarının ikincil piyasada pazarlanabilir menkul kıymetler haline dönüştürülmüş halidir. VDMK’a konu olabilecek varlıklar; tüketici kredileri, finansal kiralama sözleşmelerinden doğan alacaklar ve finansal kuruluşlar hariç mal ve hizmet üretimi faaliyetinde bulunan anonim ortaklıkların müşterilerine yaptıkları faturalı satışlardan kaynaklanan senede veya teminata bağlanmış ticari alacakları olabilir. Geçtiğimiz haftalarda basına yansıyan gelişmelere göre TKYB ( Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası )’nın kurucu olduğu Varlık Finansmanı Fonuyla, Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halkbank’ın 1’er milyar liralık, Garanti Bankası’nın 150 milyon liralık kendi ellerinde mevcut, yüksek kaliteli olan ipoteke dayalı konut kredileri havuz oluşturarak bunları birleştirip karşılığında 3 milyar 150 milyon liralık VDMK ihracının gündemde olduğunu görüyoruz.  Bu s...

FED Bilanço Küçültme Operasyonuna Devam Ediyor. Farkında mısınız ?

FED ve diğer merkez bankaları 2008 küresel krizin ardından sistemi ayakta tutabilmek adına anormal bir likidite sağlama sürecine girdiler. FED bu dönemde başlattığı tahvil satın alma süreci ile bilanço büyüklüğünü 900 milyar Dolar seviyesinden 4,5 trilyon Dolar seviyesine yükseltti ve fonlama faiz oranlarını “0” seviyesine çekti. FED 2008’den 2014’e kadar bilançosunu yüzde 500 yani 3.7 trilyon dolarlık tahvil alımı yaparak büyütmüştü. Şimdi de de normalleşmenin iki bileşenini fonlama faizlerinin hedeflenen faiz oranına doğru aşamalı olarak artırıp ve elinde bulundurduğu tahvil miktarının aşamalı olarak azaltıltığını söyleyebiliriz. FED elinde bulunan Hazine ve Mortgage'a dayalı borçlanma araçlarının itfalarından elde ettiği getirileri tekrar aynı borçlanma araçlarına yönlendirmeyerek ya da yönlendirdiği miktarı azaltarak elinde tuttuğu borçlanma aracı miktarını azaltmayı hedeflemektedir. FED’in elinde tuttuğu bir tahvilin itfası geldiğinde açığa çıkan, yani FED’e...

Yurt Dışında Eğitim ile İlgili Genel Bilgilendirme

Yurt dışında kısa dönem veya uzun dönem eğitim almak, farklı yerlerin havasını koklamak, farklı kültürleri ve aynı zamanda da farklı dilleri öğrenmek herkesin hayali.   Aynı zamanda bu hayale giden yolda doğru bilgileri almak, doğru bir şekilde neyin, nasıl, ne şekilde yapılacağını da öğrenmek çok çok önemli. Hayallerinize giden yolda birçok insan size çeşitli düşüncelerini   olumlu veya olumsuz olacak bir şekilde belirtecektir. Siz doğru araştırmaları yaparak işlerinizi adım adım yürüterek yurtdışı hayallerinizi rahatlıkla gerçekleştirebilirsiniz. Eğitim almak istediğiniz ülkeyi seçerken en önemli ayrıntı öncelikle tabi ki sizin bütçeniz. Öncelikle şunu belirteyim, siz hangi ülkeye gitmeye karar verirseniz verin alacağınız eğitim ve birliktelik kuracağınız sosyal ortam üç aşağı beş yukarı benzer olacaktır. Çünkü yurtdışında eğitim almanın en temel amacı dili günlük hayatta kullanmak olduğundan ABD, KANADA, INGILTERE fark etmeksizin size benzer ortamı sağlayacaktır. Bu...

Yerli ve Milli Tarım ve Hayvancılığın Önemi

Yerli ve Milli Tarım ve Hayvancılık  bir ülkenin olmazsa olmazı olarak karşımıza çıkmaktadır. Ayrıca bir ülkenin gıda ihtiyacında dışa bağımlı olmaması o ülkenin bağımsızlığının da en önemli sembollerinden biridir. Gelin birlikte Yerli ve Milli Tarımın ve Hayvancılığın faydalarına ve nasıl olması gerektiğine şöyle bir bakalım. 1 ) Yerli ve Milli Tarım ve Hayvancılığın olduğu ülkelerde gıda ve beslenme konusunda dışa bağımlı olunmaz. Kuru fasulyenin Kırgızistan'dan, nohutun Meksika'dan, mercimeğin Kanada'dan, sarımsağın Çin'den, soğanın İran'dan geldiği sürece tencerede pişen yemekteki tek yerli unsur annelerimizin hüneri olarak karşımıza çıkmaktadır. Et ithal olarak Avustralya'dan geldiğinde ister istemez AUD/TRY endeksine de göz atmış olmanız gerekir. Zira Avustralya dolarının TL karşısında değer kazanması da et fiyatlarını arttıracak bir başka unsur olacaktır.  Örneğin; eğitim için bulunduğum Kanada'da marketlerde et fiyatlarına baktığımda 450...

Yapısal Reformlar Üzerine

Yapısal Reformlar Yapısal Reformlar bugün ülkemizin en çok ihtiyaç duyduğu, yapılmasının ve uygulanmasının çok büyük bir önem arz ettiği, ülkemizi geçtiği bu zorlu süreçten güçlenerek çıkması için çok önemli bir olgudur. Yapısal Reform hamlesinin eğitimden sağlığa, hukuktan ekonomiye, kurumların bağımsızlığından maliyeye kadar birçok alanda yapılması gerektiği kanaatindeyim. Bu yönde atılacak adımla ülkemiz çok daha güçlü olarak 2053 – 2071 hedeflerine yürüyebilecektir ama öncelikle şu üç kavramı kurumlarımızda uygulayabilmemiz gerekiyor. Liyakat Meritrokrasi Kurumların Bağımsızlığı Yukarıda belirttiğim üç kavram çerçevesinde yapılması gereken yapısal reformlara baktığımızda: Eğitim Ülkemizde eğitim sistemi baştan aşağıya yenilenmelidir. Her gelen hükümetin ve bakanın farklı bir sistem uyguladığı mevcut sistemdeki Milli Eğitim Bakanlığı’nın bakanlık statüsü kaldırılmalı ve Maarif Teşkilatı adı altında hükümetlerden bağımsız bir şekilde çalışan, dönemin e...

TCMB'nin Faiz Adımı Sonrası OVP'den Beklentiler

Geçtiğimiz hafta TCMB politika faizini beklentilerin çok üzerinde, 625 baz puan artırarak % 17.75'ten   % 24 'e çıkardı. Merkez Bankası bu denli yüksek bir faiz artışı yapmasının nedenlerine baktığımızda: 1 ) TL'nin zımni oynaklığını azaltıp Lira'daki değer kaybını sınırlandırarak fiyat istikrarını sağlayıp finansal istikrarın zarar görmesini engellemek. 2)   Enflasyon beklentilerini kontrol etmek, önümüzdeki dönemde enflasyonun yükselmesini engellemek. 3) Kurumun aldığı kararlarda bağımsız olduğunu, hiçbir otoriteye bağlı olmadığını piyasalara göstermek 4) TL'ye bir miktar değer kazandırarak döviz borcu olan kuruluşlar için nispeten daha ucuz bir şekilde spot piyasadan döviz alımlarını sağlamak. 5) Kısa vadeli tahvil faizlerini kontrol ederek uzun vadeli tahvil faizleri ve beklentileri yönlendirmek. Faiz artırımı kapsamında yukarıdaki nedenlere baktığımızda TCMB'nin yaptığı hamlenin doğru ve yerinde bir hamle olduğunu rahatlıkl...