Ana içeriğe atla

Pazarlamaya Yeni Yaklaşım Nöropazarlama ve Arif V216’daki Detay

Pazarlama; bir ürün yada hizmetin nihai hedef olan satışı için gerçekleştirilen her türlü faaliyetlerin bütünleşik ifadesidir. TV reklamları, radyo reklamları, broşürler, tanıtım toplantıları gibi pek çok faaliyeti kapsar.
Ancak önüne “nöro” yani beyinle ilgili bir kelime geldiği zaman düşünmemiz gereken çok daha derin ve güncel bir konu karşımıza çıkıyor.
“Nöropazarlama” yada  global olarak bilinen ifadesiyle “Neuromarketing”.
Nöropazarlama, çeşitli teknikler yardımıyla tüketici davranışlarını anlamaya, buradan elde edilen verilerle ürün, tasarım, reklam, kampanya ve marka konumlandırma vs gibi önemli pazarlama faaliyetlerini etkin bir şekilde yapmayı sağlayan önemli bir araç olarak karşımıza çıkıyor.
Çeşitli yöntemlerle genel olarak beynin belirli bir obje, renk, şekil, marka ve bunun gibi araştırması yapılan herhangi bir kavram karşısında beynin hangi bölümlerinin aktive olduğu, ne ölçüde aktive olduğu, sinir hücreleri nöronları arasındaki elektriksel dalgalanmaların ölçümü yapılır.
Elde edilen verilerin analizi tüketici satınalma davranışlarını anlamaya yönelik önemli bilgiler vermektedir. Nöropazarlama, kişilerin satın alma kararını bilinçaltı düzeyinde verdiğini belirtmektedir.
İnsan davranışlarının %15’inin bilinç, %85’inin ise bilinçaltında şekillendiğini,  bunun da tüketicinin sabırsız ve irrasyonel karar verme eğilimi ile neticelendiğini belirtmektedir.
 Son dönemlerde bizim ülkemizde de bu yönde çalışmalar yapılmaya başlanmakla birlikte henüz çok yetersiz seviyededir.
Bu tarz pazarlama yaklaşımları genellikle Hollywood sinema filmlerinde şahit olurken Cem Yılmaz’ın en son filmi Arif v216’da Nöro pazarlama’dan faydalanıldığını gördük..
Filmi çıktığı ilk gün izlerken, Seda Bakan’ın oynadığı rol olan Pembeşeker’in filmde kullandığı iki kıyafetten birisi beyaz - sarı renklerle dizayn edilmiş yani Seda Bakan’ın da reklam yüzü olduğu  Kart’ın renkleri, diğeri elbisesi de kırmızı - beyaz olarak dizayn edilmiş, o da Akbank’ın renkleri.
Buradaki yaklaşımda temel amaç filmi izleyenlere marka algısını verip bilinç altına ürün ve marka bilgisini yerleştirmek. Demek ki ülkemizde de kurumlarımız farklı pazarlama yaklaşımlarını kullanmaya başlamış.
Bu da pazarlama anlayışlarına hiç kuşkusuz yeni bir soluk getirecektir.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Varlığa Dayalı Menkul Kıymetler (VDMK) Üzerine

Varlığa Dayalı Menkul Kıymetler (VDMK), yeni bir finansman tekniği olarak kurumların bilançolarında yer alan senet veya teminata konu alacaklarının ikincil piyasada pazarlanabilir menkul kıymetler haline dönüştürülmüş halidir. VDMK’a konu olabilecek varlıklar; tüketici kredileri, finansal kiralama sözleşmelerinden doğan alacaklar ve finansal kuruluşlar hariç mal ve hizmet üretimi faaliyetinde bulunan anonim ortaklıkların müşterilerine yaptıkları faturalı satışlardan kaynaklanan senede veya teminata bağlanmış ticari alacakları olabilir. Geçtiğimiz haftalarda basına yansıyan gelişmelere göre TKYB ( Türkiye Kalkınma ve Yatırım Bankası )’nın kurucu olduğu Varlık Finansmanı Fonuyla, Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halkbank’ın 1’er milyar liralık, Garanti Bankası’nın 150 milyon liralık kendi ellerinde mevcut, yüksek kaliteli olan ipoteke dayalı konut kredileri havuz oluşturarak bunları birleştirip karşılığında 3 milyar 150 milyon liralık VDMK ihracının gündemde olduğunu görüyoruz.  Bu sayed

TCMB'nin Faiz Kararı ve Beklentiler Üzerine

Geçtiğimiz haftanın gündeminde TCMB tarafından açıklanan PPK toplantısı sonrası alınan faiz artırım kararı vardı. TCMB Politika Faizini %17,5’dan %25’e yükseltti. Piyasa beklentisi %20 seviyesindeydi. TCMB PPK toplantısı sonrası yaptığı bu hamle ile pozitif anlamda piyasalara şok uygulamış oldu. Ülkemizde yaklaşık 13 yıldır faizlerin baskılandığı bir sürece şahitlik ediyoruz. 2010 yılında TL’nin aşırı değerli olması ve cari açıkta kırılan rekorla birlikte kısa vadeli sermaye akımlarının uzun vadeye yönlendirilmesi ve Türk Lirasının aşırı değerlenmesini önlemek amacıyla başlayan bu süreç yıllar içerisinde ekonomi yönetiminin çeşitli görüşleri çerçevesinde farklılaşarak şekillenmişti. Son dönemde politika yönlendirilmesi sonucunda uzunca bir süre negatif faiz seviyesinin belirlendiğini gördük. Faizlerin ekonomi üzerinde bir yük olduğunu konusunda hemfikiriz. Merkez Bankası tarafından yürütülen para politikası da bu prensipten yola çıkarak, ekonominin potansiyelin üzerinde büyüdüğü duruml

Yapısal Reformlar Üzerine

Yapısal Reformlar Yapısal Reformlar bugün ülkemizin en çok ihtiyaç duyduğu, yapılmasının ve uygulanmasının çok büyük bir önem arz ettiği, ülkemizi geçtiği bu zorlu süreçten güçlenerek çıkması için çok önemli bir olgudur. Yapısal Reform hamlesinin eğitimden sağlığa, hukuktan ekonomiye, kurumların bağımsızlığından maliyeye kadar birçok alanda yapılması gerektiği kanaatindeyim. Bu yönde atılacak adımla ülkemiz çok daha güçlü olarak 2053 – 2071 hedeflerine yürüyebilecektir ama öncelikle şu üç kavramı kurumlarımızda uygulayabilmemiz gerekiyor. Liyakat Meritrokrasi Kurumların Bağımsızlığı Yukarıda belirttiğim üç kavram çerçevesinde yapılması gereken yapısal reformlara baktığımızda: Eğitim Ülkemizde eğitim sistemi baştan aşağıya yenilenmelidir. Her gelen hükümetin ve bakanın farklı bir sistem uyguladığı mevcut sistemdeki Milli Eğitim Bakanlığı’nın bakanlık statüsü kaldırılmalı ve Maarif Teşkilatı adı altında hükümetlerden bağımsız bir şekilde çalışan, dönemin e